İlaç-Reseptör Etkileşimlerinde Yıkıcı Teknolojilerin Rolü ve Kullanılan Uygulamalar

İlaç-Reseptör Etkileşimlerinde Yıkıcı Teknolojilerin Rolü ve Kullanılan Uygulamalar

Tarihin akışını değiştiren herhangi bir buluşun kolay yoldan bulunduğunu hiç okudunuz mu? Dr. Alexander FLEMING’in penisilini keşif süreci gerçekten şans eseri miydi? Üniversiteden sevgili hocam Prof. Dr. Vecdi Melih ALTAN her dersinde “Çalışmayan kimseye şans yardım etmez!” sözlerini zihnimize adeta kazımıştır. Her ilaç molekülünün keşfinde sancılarla dolu olan üretme ve geliştirme süreçlerinin kolaylaşması, insan vücudundaki nanometre boyutlarındaki yapıların somutlaştırılıp elle tutulamasa da tutuyormuş hissini bize verdirecek olan “Yıkıcı Teknolojiler ile ilaç geliştirme süreçlerini” bu yazımda sizlerle paylaşacağım.

Literatüre göre “İlaç, canlı hücre üzerinde meydana getirdiği tesir ile bir hastalığın teşhisini, iyileştirilmesi veya semptomlarının azaltılması amacıyla tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan, canlılara değişik uygulama yöntemleri ile verilen doğal, yarı sentetik veya sentetik kimyasal preparatlardır.” Benim bakış açıma göre ise; ilaç, tarihi M.Ö. 3000’e kadar uzanan günümüzde önemi ihtiyaç halleri dışında çok fazla anlaşılmayan yaşayan bir tarihi eserdir. Kimyasal ve doğal kökenli olabilen ilaç molekülleri günümüzde insana doğduğu andan ölümüne kadar eşlik etmektedir.

İlaçlar reseptör dediğimiz alıcılara etki ederler. Her ilacın etkisini gösterdiği belirli reseptörler bulunmaktadır. İlaçların bu reseptörlere bağlanması da birtakım zincirleme reaksiyonları doğurur. Reseptörlerin de temelde 3 görevi vardır. Bu görevler: tanıma, seçicilik gösterme ve aktarma. Biz bu süreçleri uzun cümlelerle ifade etsek de bu süreçler anlık olarak çok çok kısa sürelerde gerçekleşmektedir. Bu etkileşim literatürde ve birçok kaynakta anahtar-kilit ilişkisine benzetilmektedir. İlaç molekülü tasarlanırken reseptörlerin kimyasal yapısına uygun olarak tasarlanır ve bu bölgelerle kimyasal bağlar oluşturulmasını sağlayacak kimyasal gruplar kullanılır. Biz burada bir nevi kilide uygun anahtarı tasarlayan anahtarcı görevi görmekteyiz. Bu görev ne kadar kolay gibi gözükse de tahmin edilenden çok daha zor olan bu süreçleri bu teknolojilerle kolaylaştırabilmek bizim elimizde.

Bu yazının 2 ana ayağı bulunmaktadır.  Birinci ayak bir önceki sayfada bahsettiğim ilaç, reseptör ve ilaç-reseptör etkileşimleridir. İkinci ayak ise teknoloji ayağıdır. Günümüz teknolojilerinin eskimeye başladığını ve bu teknolojilerin yavaş yavaş rafa kalkmaya başlayacağı günleri yaşamaya çok uzakta olduğumuzu düşünmüyorum. Şimdi mazisi çok eski olmayan bu teknolojileri incelemeye başlayalım.

Harvard Business School’da profesör olan Clayton M. Christensen, “yıkıcı teknoloji” terimini icat etti. Yıkıcı teknoloji, bir pazarın veya endüstrinin normal işleyişini etkileyen teknolojidir (Corporate Finance Institute, 2022). Farklı kaynaklarda da “Yıkıcı Teknoloji” tanımı, “kendisinden önceki teknolojilerin yerini çok hızlı bir şekilde alan teknoloji” olarak da yapılmaktadır (Erkul, 2019). İyi tasarlanmış bir ürün veya teknolojinin yerini alarak yeni bir endüstri veya pazar yaratır. Bu teknolojilerin bu kadar revaçta olmasının temel sebebi de aslında normal işleyen pazar ve endüstrilerin işleyiş mekanizmalarını geliştirerek sistemleri daha kolay uygulanabilir hale getirmeleridir.

Güncel yıkıcı teknolojiler Yapay Zekâ, Artırılmış / Sanal Gerçeklik, Blokzincir,  Giyilebilir Teknolojiler, Akıllı Şehirler, Endüstri 4.0 gibi daha sayamayacağımız bir sürü örneği olan bu teknolojilerden bu yazımda ele alacaklarımız Artırılmış / Sanal Gerçeklik konusu olacak

Artırılmış gerçeklik (Augmented reality; AR), gerçek dünyadaki çevrenin ve içindekilerin, bilgisayar tarafından üretilen; ses, görüntü, grafik ve GPS verileriyle zenginleştirilerek meydana getirilen canlı veya dolaylı fiziksel görünümüdür. Bu kavram kısaca gerçekliğin bilgisayar tarafından değiştirilmesi ve artırılmasıdır (Wikipedia contributors, 2012). Bu teknolojinin farkında bile olmadan aslında bize ne kadar da yakın olduğunu günlük hayattan bir örnekle açıklayabiliriz: Bir kafeye gittiğinizde menüde seçmiş olduğunuz bir ürünü artırılmış gerçeklik teknolojisiyle gözlemleyip ürün hakkında daha somut bir bilgiye sahibi olabilirsiniz

Sanal gerçeklik (Virtual reality; VR), teknoloji kullanılarak oluşturulan kurgular ile gerçek ve hayalin birleştirilmesidir. Sanal öğrenme ortamları, gelişen teknolojinin eğitim-öğretim ortamlarına dahil edilmesiyle birlikte öğrencilerin öğrenme deneyimlerini zenginleştirmek için tasarlanmış platformlardır. Sanal öğrenme ortamları da teknoloji ile değişim ve gelişim göstermektedir. 

Sanal gerçekliğin artırılmış gerçeklikten en temel farkı ve en önemli özelliği gerçek ortamları taklit etmesidir.

 

Bu taklit aslında bize gerçek hayatta yapamayacağımız uygulamaları somutlaştırarak yapıyormuş hissi verdirmektedir. Bu teknoloji bazen istemeyeceğimiz kazalara da sebep olabilmektedir. Her teknolojide olduğu gibi bu teknolojileri de kullanırken dikkatli olmak gerekmektedir

 

 

Sağlık alanının mihenk taşı olan ilaç endüstrisi ile yıkıcı teknolojilerin birleştirilmesi kesinlikle kaçınılmaz olacaktır.

Pandemi sosyalleşebilmeyi ve ekiple bir masada oturup bir ilaç molekülü hakkında beyin fırtınası yapabilmeyi ve özellikle uluslararası bir projenin yönetiminde farklı ülkelerden insanların katılımıyla gerçekleşecek bir sürecin yaşanmasını imkânsız hale getirdi diyebiliriz. Fakat özellikle VR teknolojisi bize fikren ve zihnen aynı odada bulunmamızı sağlayıp bedenen farklı ülkelerde olabilmemizi sağladı. Bilim odaklı VR platformu Nanome’nin kurucu ortakları Steve McCloskey ve Keita Funakawa, 3B sanal ortamı araştırmacılar arasında küresel iş birliği için ideal bir “ev” olarak görüyor. Yüz yüze görüşmenin, farklı laboratuvarlara ve konumlara seyahat etmenin daha zor hale geldiği bir dönemde VR, ortak araştırmaları kolaylaştırmak için adımlar atıyor (French, 2021).

 

Kimyasal moleküller doğada en düşük enerjili hallerinde bulundukları gibi farklı konformasyonlara da sahip olabiliyorlar. Bu konformasyonları kağıt üzerinde en doğru hallerinde çizip göstermek ise bir hayli zor. Bu platform bize bu imkânı sağlıyor. Sanal gerçeklikte, işbirlikçiler aynı anda aynı mekanda bir modele bakma ve meslektaşlarıyla aynı odada duruyormuş gibi fikirlerini 3 boyutlu bir ortamda sergileme fırsatına sahip oluyorlar (French, 2021). Bu gözlemleri yapmak bize molekül hakkında çok daha sağlıklı yorumlar yapabilmemizi sağlıyorlar. Klasik teknolojilerde kullanılan ekipmanların konforsuzluğunu da ortadan kaldıran sanal gerçeklik sistemi kullanım rahatlığı sağlayarak bedensel yorgunluğa da bir nevi çözüm üretebilmektedir.

İlaç-reseptör ilişkisini bu platform gibi bir altyapıda işlemek ilacın etki edeceği reseptördeki bağ noktalarının birbirlerine uzaklıkları, bu uzaklıklara denk gelen moleküllerin kimyasal grupları ve bu grupların o noktalara bağlanırken oluşturdukları açı ve konformasyonları gözle görülür bir biçimde işleyip bu verilerin sanal ortamda yapılan toplantılar ile bilgi aktarımıyla geliştirilmesini ve dünya sağlığına yeni bir ilaç molekülü kazandırılmasını çok daha kolay ve yapılabilir hale getirecektir. Bu sebeple ilaç-reseptör ilişkisinde yıkıcı teknoloji olarak bu tarz platformlarda çalışmak yeni hedeflerimiz arasında olmalıdır.

Peki biz bu sektörün ne kadar içerisinde yer alacağız?” sorusu akıllara gelebilir. Bu soruya cevap olarak şu noktalara değinmek istiyorum: “Yıkıcı Teknoloji” kavramı hayatımıza girdi ve bu noktada teknolojiyi inkar etmek ya da görmezden gelmek yerine bu teknolojilerle barışıp çağa ayak uydurarak günlük hayatımıza kadar entegre etmemiz gerekmektedir. Teknolojileri ve fırsatları geç yakalayan bir ülkede yaşadığımızı da varsayarsak bizim için çok daha fazla önem arz ettiğini düşünmekteyim. Kendi ilaç molekülünü henüz keşfedememiş bir ülke olarak bu teknolojilerle bu süreci de hızlandırabileceğimize inancım tam. Bu bağlamda yazımı Mustafa Kemal ATATÜRK’ün şu sözleriyle bitirmek istiyorum: “Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak.”

Teşekkür ederim,

Kaynakça

 

 

A. (2019, December 27). Gelişen Yapay Zekâ ve Yıkıcı Teknolojiler. Dr. R. Erdem Erkul. https://erdemerkul.com/tr/gelisen-yapay-zeka-ve-yikici-teknolojiler/#:%7E:text=Y%C4%B1k%C4%B1c%C4%B1%20teknoloji%20nedir%3F,d%C3%B6n%C3%BC%C5%9F%C3%BCm%20ge%C3%A7irmesini%20gerekli%20hale%20getirir.

 

 

Corporate Finance Institute. (2022, January 15). Disruptive Technologyhttps://corporatefinanceinstitute.com/resources/knowledge/other/disruptive-technology/

 

 


Wikipedia contributors. (2012, April 21). Artırılmış gerçeklik. Vikipedi. https://tr.wikipedia.org/wiki/Art%C4%B1r%C4%B1lm%C4%B1%C5%9F_ger%C3%A7eklik

French, L. (2021, July 9). VR for Science: Drug Discovery and More in the Virtual World. Labcompare.Com. https://www.labcompare.com/10-Featured-Articles/577506-VR-for-Science-Drug-Discovery-and-More-in-the-Virtual-World/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir